Atatürk’ün Medya ve Basın ile İlgili (Alanında) Yaptığı Çalışmalar
Atatürk, Milli Mücadele ‘ ye destek sağlamasında iletişim araçlarının rolünü, Anadolu Ajansının kurulmasından çok önce fark etmişti. Ona göre milli egemenlik esasına dayalı temsilli bir hükümette kamuoyu büyük bir rol oynardı. Basın ve toplantı hürriyetleri olmadan, topluma ait işler hakkında geniş bir eleştiri sahası bırakılmadan kamuoyu vazifesini yapamazdı. Milli egemenlik ve temsili hükümet fikrinin yayılması ve yükselmesi ancak kamuoyu faaliyetleri ile mümkündü. Onun için, o henüz daha Büyük Millet Meclisi açılmadan önce, 27 Kasım 1919 tarihinde Erzurum’a gönderdiği yazıda acele olarak mahalle ve köylerde Teşkilat-ı Milliye ’nin kurulmasını belirtmekteydi.
Teşkilat-ı Milliye mahalle ve köylerde kurulup gelişince buralara Kurtuluş savaşı ile ilgili bilgiler ulaştırıldı. Toplanan bu bilgilerin halka duyurulması gerekiyordu. Bunun için önce Sivas’ da İradeyi milliye, sonra Ankara’da Hakimiyet-i Milliye gazeteleri çıkarıldı. Ulaşım imkânlarının kısıtlı olması haberlerin doğru ve hızlı bir şekilde ulaştırılmasını engelliyordu Telgrafla haberleri duyuracak Anadolu Ajansı, bilgilerin halka duyurulması bakımından çok önemliydi.
Anadolu Ajansının kuruluşundan sonra Atatürk, iletişim alanındaki teknolojik gelişimleri yakından izlemiş, çağdaş uygulamaların yerleşmesi için öncülük etmiştir. Bu kapsamda yasal çalışmalar tamamlanarak 1925 yılında çıkarılan “Telsiz Tesisi Hakkında Kanun” dan iki yıl sonra, ülke genelinde bir telsiz şebekesi kurulmuştur. İki yıl süren çalışmalar sonucunda Berlin, New York, Moskova, Viyana, Londra gibi merkezlerde bağlantı kurulmuştur.
Kaynak: MEB İlköğretim Okulları 7. Sınıf Sosyal Bilgiler Ders Kitabı, 2011.
www.dersturkce.com
2024