Çanakkale koskoca bir ülkenin kaderini değiştiren savaş, Çanakkale yerli yabancı birçok askerin can verdiği cephe. Çanakkale Savaşları tarihte görülmüş savaşların en kanlılarından biridir. Bu savaşta verilen şehitler vatan sevgisinin çok önemli bir göstergesidir.
Çanakkale Savaşı, yurdun dört bir anından genç yaşlı, küçük büyük herkesin koşarak geldiği bir savaştır. Bu istek, bu canla başla mücadele edişin ise tek bir sebebi vardır: Vatan Sevgisi. Türk askeri Çanakkale’de düşman askerinin karşısına dikilmiş ve onların üstün gücüne karşı göğüslerini siper etmiştir. Bu sebeple Çanakkale’de tarihin en kanlı savaşlarından biri yaşanmış bu sayede savaş Türk askeri tarafından kazanılarak Birinci Dünya Savaşı’nın kaderi değiştirilmiştir.
Türk askerinin bu savaşı kazanmasındaki en büyük etken Çanakkale ruhudur. Bu ruh vatan sevgisi ve iman gücü beslenmiş ve bu sayede asker canını vatan için seve seve vermekten çekinmemiştir. Çanakkale demek vatan sevgisi, Çanakkale demek vatanı için ölümü bile göze alabilmek demektir.
Alıntı...
Birinci Dünya Savaşı’nda Almanya ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu saflarında yer alan Osmanlı Devleti, karşısında dünyanın en güçlü devletlerinden Fransa, İngiltere ve Rusya gibi ülkeleri bulmuştur. Osmanlı Devleti pek çok cephede aynı anda savaşmış ve Osmanlı Ordusu bu cephelerden özellikle birinde; Çanakkale Cephesi’nde üstün başarı sergilemiştir. Çanakkale Savaşı, milletimizin vatan sevgisinin vücut bulduğu cephedir. O nedenle Çanakkale Savaşı ve vatan sevgisi her zaman bir arada anılan, adeta ayrılmaz bir bütün gibidir.
Fransa ve İngiltere, Rusya ile kara sınırları olmadığı için müttefikleri ile bağlantılarını denizler üzerinden sağlamak istemiştir. Bunu sağlamak adına Çanakkale ve İstanbul Boğazlarından geçerek Karadeniz üzerinden Rus topraklarına ulaşmayı amaçlamışlardır. Bu nedenle Çanakkale önlerine gelen Fransız ve İngiliz donanmalarına Çanakkale Boğazı’ndan geçiş izni vermek istemeyen Osmanlı Devleti arasında çatışmalar başlamıştır. Çanakkale Savaşı bu şekilde çıkmıştır. Çanakkale Savaşı sonunda İngilizler ve Fransızlar ile onların sömürgelerinden getirdiği askerler büyük bir yenilgiye uğrayarak Gelibolu Yarımada’sından ayrılmak zorunda kalmışlardır.
Çanakkale Savaşı’nda mükemmel bir vatanseverlik örneği gösteren Türk Milleti, varıyla yokuyla cepheye koşmuştur. Çanakkale Savaşı’nın başladığı 1915 yılında; Galatasaray Lisesi, Konya Lisesi ve İzmir Lisesi hiç mezun vermemiştir. Bütün lise son sınıf öğrencileri Çanakkale Savaşı’na içlerindeki vatan sevgisi ile adeta koşarak gitmiştir. Bunun yanı sıra pek çok lise 1915 yılında ve devam eden yıllarda mevcutlarının yüzde 10-15’ini ancak mezun verebilmiştir.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğrenim gören doktor adayları 1915 yılında Çanakkale Savaşı’na katılmak için okullarını bırakmışlardır. 2500 doktor adayı Çanakkale Cephesi’nde şehit düşmüştür. O dönem 1. sınıfta olan öğrencilerin mezun olmaları gereken 1921 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi (Darül Fünun) hiç mezun verememiştir. Bu nedenle fakülte siyaha boyanmıştır.
Hemşire Erica Alman asıllı olup kocası doktor Ragıp Bey’di. Ragıp Bey ile evlendikten sonra kendisini Türk gibi hissetmeye başlayan hemşire Erica Çanakkale Savaşı başladığında gönüllü olarak cepheye gitmiştir. Yüzlerce hasta ve yaralıyı iyileştiren, gazilerle ilgilenen Hemşire Erica bir bombalama sonucu yaşamını Çanakkale’de yitirmiştir. Mezarı Çanakkale’nin Yalova Köyü’ndedir.
Çanakkale Savaşı’na katılan Anzak askerlerinden birisinin ailesine yazdığı mektupta; Türk kadın keskin nişancılarının, kendilerine ne kadar fazla sorun yarattığını anlattığı bilinmektedir. Çanakkale Savaşı’na katılan ve büyük kahramanlıklar gösteren kadınlarımız, bunu elbette ki içlerindeki vatan sevgisi ile yapmışlardır.
Alıntı. Türkçeödevim sitesinden
www.dersturkce.com
2024