Kurtuluş Savaşı ve Atatürk Konulu Şiirler
Kurtuluş Savaşı
Kağnıları taşır kadınlar,
Askerler hücumdadırlar,
Bu uzun savaşı,
Üzüntüyle bekler analar.
Mustafa Kemal kaburgasını kırar,
Vatanı yasa boğar,
Zorlu Kurtuluş Savaşı’nı,
En sonunda kazanırlar.
Osmanlı Devleti kaldırılır,
Dünyada barış sağlanır,
Eğitimde,ölçülerde yenilikler uygulanır,
Mustafa Kemal duygulanır.
Ahmet Çelik
Kurtuluş Savaşı
Bir gece karanlığında,denize açıldı gemi
Etraf,ses vermez,çok derin bir uykuda seyretmekte
Uzaklaştıkça,ışıkları yanıp söndü geminin
Bandırma,Samsun açıklarına gelen,Türk tarihti
İlk adım atıldı,mekan Samsun,zaman Mayıs idi
Mustafa Kemal,beyaz bir sayfa açıyordu bize
Erzurum,Sivas derken üç oldu beyazlı mekanlar
Gök semadaki,ay yıldızlar eşlik ediyordu
Güneş,her sabah bir başka müjde ilke doğuyordu
Batarken güneş,o geceye doğuyordu Atatürk
İzmir verdi ilk müjdeyi,atılan ilk kurşunla
Kurtuluş için,yürekler çarpıyordu,birer coşku
Beyaz bir sayfa açıldı,unutulmamak üzere
Kalem candan,mürekkebi kan,yazarı Türk Atatürk
Beyaz sayfanın mekanı Anadolu,gün tarihti
İşte,Laik Demokratik Türkiye Cumhuriyeti! ..
Selim Temiz
ATATÜRK KURTULUŞ SAVAŞINDA
Bir gemi yanaştı Samsun’a sabaha karşı
Selam durdu kayığı, çaparası, takası
Selam durdu tayfası
Bir duman tüterdi bu geminin bacasından
Bir duman
Duman değildi bu
Memleketin uçup giden kaygılarıydı.
Samsun limanına bu gemiden atılan
Demir değil
Sarılan anayurda
Kemal Paşanın kollarıydı.
Selam vererek Anadolu çocuklarına
Çıkarken yüce komutan
Karadeniz’in halini görmeliydi.
Kalkıp ayağa ardı sıra baktı dalgalar
Kalktı takalar,
İzin verseydi Kemal Paşa
Ardından gürleyip giderlerdi
Erzurum’a kadar
Cahit KÜLEBİ
Mustafa Kemal’in Kağnısı
Yediyordu Elif kağnısını,
Kara geceden geceden.
Sankim elif elif uzuyordu, inceliyordu,
Uzak cephelerin acısıydı gıcırtılar,
İnliyordu dağın ardı, yasla,
Her bir heceden heceden.
Mustafa Kemal’in kağnısı derdi, kağnısına
Mermi taşırdı öteye, dağ taş aşardı.
Çabuk giderdi, çok götürürdü Elifçik,
Nam salmıştı asker içinde.
Bu kez yine herkesten evvel almıştı yükünü,
Doğrulmuştu yola önceden önceden.
Öküzleriyle kardeş gibiydi Elif,
Yemezdi, içmezdi, yemeden içmeden onlar,
Kocabaş, çok ihtiyardı, çok zayıftı,
Mahzundu bütün bütün Sarıkız, yanısıra,
Gecenin ulu ağırlığına karşı,
Hafiftiler, inceden inceden.
İriydi Elif, kuvvetliydi kağnı başında.
Elma elmaydı yanakları, üzüm üzümdü gözleri,
Kınalı ellerinden rüzgar geçerdi daim;
Toprak gülümserdi çarıklı ayaklarına.
Alını, yeşilini kapmıştı, geçirmişti,
Niceden, niceden.
Durdu birdenbire Kocabaş, ova bayır durdu,
Nazar mı değdi göklerden, ne?
Dah etti, yok. Dahha dedi gitmez,
Ta gerilerden başka kağnılar yetişti geçti gacur gucur
Nasıl dururdu Mustafa Kemal’in kağnısı
Kahroldu Elifçik, düşünceden düşünceden.
Aman Kocabaş, ayağını öpeyim Kocabaş,
Vur beni, öldür beni, koma yollarda beni.
Geçer götürür ana, çocuk, mermisini askerciğin,
Koma yollarda beni, kulun köpeğin olayım.
Bak hele üzerimden ses seda uzaklaşır,
Düşerim gerilere, iyceden iyceden.
Kocabaş yığıldı çamura,
Büyüdü gözleri, büyüdü yürek kadar,
Örtüldü gözleri örtüldü hep.
Kalır mı Mustafa Kemal’in kağnısı, bacım.
Kocabaşın yerine koştu kendini Elifçik,
Yürüdü düşman üstüne, yüceden yüceden.
Fazıl Hüsnü DAĞLARCA
KURTULUŞ SAVAŞI DESTANI
YIL 1915…
VATANIMIN üzerinde kara bulutlar;
Bize karşı birleşmişler, bütün düşmanlar…
Ermeniler bir yanda,
İngilizler bir yanda,
Fransızlar başka bir yanda….
Bütün haçlı zihniyeti bir arada,
Parsellemişler VATANIMI kendi aralarında…
KAHPE DÜŞMANLAR, BU VATAN SİZE KALIR MI?
TÜRK’ÜN ASALETİNE ZİNCİRLER DAYANIR MI?
İşgal başlamış; şehir şehir, kasaba kasaba,
Zulüm başlamış, silahsız halka,
Mazlumların feryadı, yükselmiş arşa…
Evler talan edilmiş…
Evler yıkılmış…
İnsanlar canlı canlı yakılmış…
Süngülerin ucuna bebeler takılmış…
Taş üstünde taş,
Baş üstünde baş,
Bırakmamakmış, niyetleri…
Ağır olacak elbet, bu zalimlerin diyetleri…
TÜRK’ÜN ASİL KANINI…
TÜRK’ÜN VATAN SEVDASINI…
TÜRK’ÜN GÖĞSÜNDEKİ İMANINI…
Hesaba katamamışlar…
Aldanmışlar, yanılmışlar…
Yüze, onla…
Silaha, yabayla…
Topa, imanla…
Elif’in kağnısıyla…
Nene hatunun baltasıyla…
Sütçü imamım fetvasıyla…
Zekiye çocuğun VATAN sevdasıyla…
Başladı VATAN savunması…
Her savaştan geldi zafer havası…
Yıl 1919…
Bir kurtarıcı çıktı ortaya…
Halkı topladı bir araya…
Adı: MUSTAFA KEMAL’Dİ,
Başkumandandı…
Savaşlar yönetti,
Zaferlere imza attı…
Vatan kurtarılmaya başlandı…
Çanakkale’den, Dumrupınar’dan
Antep’ten, Urfa’dan
İzmir’den, İstanbul’dan
Zafer haberleri geldi her yerden…
BİR DESTAN YAZILDI, ŞEREFLE, ŞANLA…
BİR DESTAN YAZILDI, ŞEHİTLE, KANLA…
BU VATAN KURTARILDI BÜYÜK CEFAYLA…
Bu VATANI sevmeliyiz…
Bu VATANI korumalıyız…
Bu VATANI yüceltmeliyiz…
GEREKTİĞİNDE BU VATAN İÇİN ÖLMELİYİZ…
Yılmaz Çelik
KURTULUŞ SAVAŞI ŞİİRİ
Milletimiz zor durumdaydı,
Güçlüklerle burun burunaydı.
19 Mayıs ta çıktı bir kahraman,
İşte o olacaktı yurdu kurtaran.
Amasya, Erzurum, Sivas,
Ankarada TBMM kuruldu.
Sonra hemen Yunanistan kovuldu.
Sonunda adımız Türkiye oldu…
AYŞEGÜL KÖSE
Kurtuluş Savaşı
Atatürk samsuna çıktı,
Kurtuluş savaşı başladı.
Türk milleti bu savaşı
Emeğiyle kazandı.
Bütün askerler canını verdi.
Bu savaşı kazanalım diye.
Onlar bizim kalbimizde
Yaşayacaklar her zaman.
Kar kış demediler,
Üşüdüler öldüler.
Dayandılar savaştılar,
Bu savaşı kazandılar
Bir Adım Bağımsızlık-Bir Adım Mustafa Kemal
- ‘İstiklal-i tam
benim karekterimdir.’
Mustafa Kemal
Güç verdi yeniden
Bitmiş-tükenmiş Türkeli’ne
Umut verdi
Işık verdi
Ses verdi
Sesimize
Bir kez daha seslendi
Amasya’da
Sivas’ta
Erzurum’da
hepimize
Güveniyordu budun’una
Güveniyordu kendisine
Çakınlar çakardı beyninde
Ve en önde o giderdi
Komutan değil
Sanki bir erdi
Gök gözlü kurt bakışlı
Bir subay
Ve bir budun ölüme koştu
Ardında alay alay
‘Ya ölüm dedim ya istiklal
Bir adım bağımsızlık
Bir adım Mustafa Kemal.’
İstiklal-i tam
Benim karekterimdir
Kurtuluş benim
düşüncem
göz ışığım
alın terimdir
Bir tek andımız vardı
Dağ-taş-orman-arı-çiçek
Kadın-erkek-genç-yaşlı
Ya ölüm dedik ya istiklal
Bir yiğit dikildi karşımıza
Ben varım dedi
Ardımda bir budun var
Geleceği görüyorum ak
Türkeli’nin geleceği parlak
Bağımsızlık
Bir türkü olur dolanır
Türkün dudaklarında
Ekitler yeşerir yeniden
Türkeli topraklarında
Daha durmaz bu yürüyüş
Devirir gider çağları
Dağlar koynunda saklar
Yıldızlar yolunu çizer
Bir bağımsızlık türküsü
Bir anda Türkeli’ni gezer
Al bayrak dalganır
Bağımsızlık burçlarında
Yarın Türkeli’min her burcunda
Bayrağım dalgalanır al-al
Bir adım bağımsızlık
Bir adım Mustafa Kemal
Nihat Yücel
www.dersturkce.com
2024