Eskiden babam en çok topaç oynarmış Topcı bir güzel iple dolarlarmış Daha sonra o ipi sıkıca çekip yere fırlatırlarmış En çok döndüren oyunu kazanırmış Oyun başlamadan önce iddaya girerlermiş Oyunu kazanana o iddaya girdikleri şeyi alırlarmış Oyunu kaybedenlere de ceza verirlermiş
Biz şaşırarak topaç ne diye sorduk O da bize:
-Bizim zamanımızda bunların iple çekilenleri vardı Biz de onlarla çok eğlenirdik Ama artık daha modernleşmiş çok şanslısınız çocuklar Bunun değerini bilin Ama bundan aldığınız zevki çok iyi biliyorum ne de olsa biz de çocuktuk yanıtını verdi
Sopayı vurabilirlerse karşı A takımının oyuncusu yine oyundan çıkar Vuramazlarsa A takımı çelikle sopanın arasındaki mesafeye bakarak B takımının bu mesafeyi kendi belirledikleri bir adımda almasını ister Örneğin “ 3 adımda al 5 adımda al “ gibi
B takımında adımını büyük atabilen ve kendine güvenen bir oyuncu bulunmazsa ya da bu adım sayısında çomaktan çeliğe ulaşamazsa A takımı adım sayısı kadar sayı alır Eğer bu adımda yetişebilirlerse sayıyı B takımı alır Oyunun başında kararlaştırılan sayıya ilk ulaşan takım oyunu kazanır Bir sonraki oyuna kazanan taraf başlar Hangi tarafın oyuncularının tamamı ölürse bu defa diğer taraf oyuna başlar Bir takım kararlaştırılan sayıya hiç puan kaybetmeden ulaşırsa oyundan çıkmış bir arkadaşlarını tekrar oyuna sokarlar
İki kişilik bir oyundur Yaşlıların da oynadığı bir oyun olup üçer taşla her yere basitçe çizilebilen şekil üzerinde oynanır Oyuncular sırasıyla taşları istedikleri bir noktaya koyarlar Amaç kendi taşlarının üçünü bir araya-yatay ya da dikey-getirmektir Bunu yaparken rakibi kollamak da gerekiyor elbette Taşların hepsi konduktan sonra ilk taşı koyanın oynaması gerekir Taşlar konulup elde kalmayınca şekil üzerindeki taşlar sadece boş olan yerlere hareket ettirilebilir ama sadece bir basamak olmak şartıyla Önünde kendi taşı varsa dahi hareket edemez İlk kez üç taşı yan yana ya da alt alta getiren oyunu kazanır Oyuncuların taşlarının karışmaması için değişik şekil ya da renkte taşlar seçilir
"Ayva" ile "nar" karşılıklı durarak elele tutuşurlar ve kollarını kaldırarak bir köprü oluştururlar Diğer oyuncular bu dizilişi bozmadan aşağıdaki tekerlemeyi söyleyerek köprü altından geçerler:
"Aç kapıyı bezirgânbaşı bezirgânbaşı "
"Kapı hakkı ne verirsin? Ne verirsin?"
"Arkamdaki yadigâr olsun yadigâr olsun "
Tekerlemede yer alan "Kapı hakkı ne verirsin?" sorusu elebaşılar tarafından sorulmaktadır Kapıdizideki ilk oyuncu tarafından açtırılır Ancak dizinin en arkasında yer alan oyuncu yadigâr edilmiştir Bunun için en arkada yer alan oyuncu köprü altından geçerken köprü indirilir ve kendisi halkaya alınır Bu oyuncuya ancak onun duyabileceği bir sesle:
- Ayva mı? Nar mı? diye sorulur
O da aynı sessizlikte bu isimlerden birini söyler Hangi ismi söylemişse onun arkasına geçer Oyuna dizi bitinceye kadar devam edilir Daha sonra ortaya bir çizgi çekilir Elebaşılar karşı karşıya geçerler Birbirlerini çekmeye başlarlar Hangisi diğerini kendi tarafına çekerse oyunu o taraf kazanmış olur
Ortaya yedi kiremit konur 2 gruba bölünen çocuklar bunu top atıp isabet ettirerek yıkmaya çalışırlar İlk deviren diğer grubu topla vurma hakkını kazanır Topla en çok kişi vuran grup kazanır
Saklambaç oyunu iki veya daha fazla çocukla oynanır Evimizin bahçesinde veya sokakta oynanır Önce sayışma yapar ebemizi belirleriz Ebemiz gözlerini yumar ve 100'e kadar sayar Bütün çocuklar saklanır Ebe ''Sağım solum sobe saklanmayan ebe'' der ve gözlerini açar Sonra saklanan arkadaşlarını bulmaya çalışır Bulduklarının adlarını söyleyerek sobeler Saklanan çocukların hepsini bulur En son sobelenen çocuk ebe olur
Oyuncunun attığı misket üçgen içerisinde kalırsa sıra diğeroyuncuya geçer Her oyuncunun üçgenden çıkarttığı misket onun olur
www.dersturkce.com
2024