7.Sınıf Türkçe İNSANLARLA GEÇİNME SANATI Metni Oku 2023-2024




7.Sınıf Türkçe İNSANLARLA GEÇİNME SANATI Metni Oku



Ekleyen: DT | Okunma Sayısı: 1598

İNSANLARLA GEÇİNME SANATI


Evde, okulda, işte, arkadaşlar arasında başarıya ve mutluluğa giden yolda belki de en önemli
ve gerekli şey insanlarla geçinmeyi bilmektir. Bedenen hiç kimse bir diğerinin aynısı olmadığı gibi zevkler,
fikirler, tercihler, duygular yönüyle de aynısı değildir. Bu yüzden insanlarla geçinmek (eş, anne-baba,
evlat, kardeş, arkadaş, akraba da olsa) çoğu zaman zor olmasa bile emek ve gayret isteyen bir husustur. Hiçbirimiz, “İstediğimi yapar, istediğimi söyler, istediğim gibi davranırım.” diyemeyiz. Her zaman
ölçülü hareket etmek ve ölçülü konuşmak durumundayız. Aksi takdirde hem karşımızdakini hem de kendimizi incitebiliriz.
Aslında insanlarla geçinebilmek, kendimizle iyi geçindiğimizin ve kendimizle barışık olduğumuzun
bir göstergesidir, diyebiliriz. İlişkilerimizde kalp kırıyor, dozu kaçırıyorsak kendi kendimizle problemimizin
olduğunu biraz düşünürsek bulabiliriz. (…) Güçlü, sağlam, tutarlı, mutlu, kendiyle barışık insanlar biraz da
gayret gösterince her türlü insanla geçinmeyi bilebilirler. Evet, insanlarla geçinmesini bilmek bir sanattır ve bu sanatı az bir gayretle herkes öğrenebilir ya da öğrenmesi gerekir. T. Roosevelt (Rozvelt), “Başarı
formülünün en önemli bileşeni insanlarla iyi geçinmeyi bilmektir.” der.
Geçinmeyi bilmenin ilk şartı karşımızdakine evlat, ebeveyn, işçi, işveren, eş ve benzeri roller biçmek dışında önce “insan” olarak bakabilmeyi ve değer vermeyi bilmektir. İnsanın eşref-i mahlukat
olarak yaratılmış olması geçinebilmek için güzel bir sebeptir.
Karşımızdaki kim olursa olsun onu ilgilendiren konular hakkında konuşmak fakat bundan da önce iyi bir dinleyici olmak gerekir. Bizi can kulağıyla dinleyenlere karşı hep güzel duygular beslemiş ve
onların yanındayken rahatladığımızı hissetmişizdir. Geçinmek istediğimiz kişiler için bunu yapabilmemiz
gerekir. Biri çiftçi, diğeri doktor olsa bile iki insanın bulabileceği ortak konular mutlaka vardır ve bunlar
birbirlerini merakla dinleyebilirler. Çoğu zaman en büyük pişmanlıklarımız, dilimizle söylediklerimizden
kaynaklanır. İyi bir dinleyici olmamızdan kaynaklanan pişmanlıklarımızsa yok denecek kadar azdır.

Einstein’dan (Aynştayn) hayatta nasıl başarılı olunabileceğini formüler bir dille anlatması istenilmiş:
“A’ya başarı dersek, A= x+y+z demiş. x çalışmayı, y dinlenme ve eğlenmeyi ifade eder.”
Oradakilerden birisi hemen atılmış:
“z neyi ifade eder efendim?” diye.

Einstein cevap vermiş:
“Çenenizi tutmayı!..”
Dikkatimizi kendi üzerimizden kaldırıp karşımızdakine verebilmeli, kendimizden başkalarının da
olduğunu düşünmeli ve hissetmeliyiz. Kalabalık bir ortamda hep kendinden bahseden bir insan ne
kadar da sıkıcıdır. Dikkatimizi kendi üzerimizden kaldırıp başkalarına vermek onların bize karşı pozitif
duygular beslemesine ve geçinebilmeye yardımcı olur.
(…)

Mesela hangimiz mahalledeki, okuldaki, iş yerindeki bir temizlik görevlisine, “Sen bizim için
önemlisin.” mantığıyla bakabildik? Hiç kimse kimseden üstün değildir. Her fert toplumdaki bir boşluğu
doldurmak üzere rolünü oynar. Karşımızdakini, “Ben ailem için, çalıştığım iş yeri için, bu ülke için önemli
ve gerekliyim.” şeklinde düşündürebiliyorsak o kişiyle aramızdaki alıcı-vericiler açık olacağı için onlarla
geçinmemiz daha kolay olur.
Bir başka husus da kavgacı tutumdan uzak olup anlaşmacı bir tutum sahibi olmaktır. “Ben seni
yenerim.” “Sana haddini bildiririm.” mantığından uzak “Seninle anlaşabiliriz.” mantığına sahip tavırlar,
karşımızdakinin niyeti bozuk bile olsa yumuşamasına sebep olur. Yanlışlıkla çarpıp elindeki dosyaları
düşürmesine sebep olduğumuz öfkeli biri, “Kör müsün kardeşim!..” dediğinde biz, “Affedersiniz, dalgınlığıma gelmiş, yardım edebilirim...” dersek ortaya çıkan tablo çok farklı olacaktır. Uzlaşmacı bir tutum
sahibi olmak kadar güzel konuşmasını bilmek de insanlarla geçinmekte önemli bir husustur. (…)
İnsanlarla geçinmeyi kolaylaştıran bir diğer husus da onların duygularını anlamaya gayret göstermektir. Kendimizi onun yerine koyabilmek her daim mantığımızla hareket etmekten daha iyidir. İnsanın mantığıyla beraber bir de duygu dünyası vardır. Ama çoğu zaman karşımızdakini mantığımızla yargılar,
duyguları pek hesaba katmayız. Hâlbuki sağlıklı davranışları, duygularla düşünceler beraber ortaya koyarlar.
Bir de geçinilmesi zor insanlarla geçinmek vardır. Saydığımız hususlardan hangilerini yaparsak
yapalım o tür insanlarla geçinmek hakikaten zordur. Asık suratlı, kavgacı, saldırgan, laf anlamaz tutumlarıyla insanı çileden çıkaran tiplerdir bunlar.
“Onunla geçinemiyorum çünkü o şöyle şöyle...” dediğimizde onun karşısında âcizliğimizi itiraf
etmiş oluruz. Güzel huylu insanlarla herkes geçinir. Marifet çevremizdeki diğer insanlarla geçinebilmektir.
İnsanları tanımaya çalışmak onlarla geçinmeyi kolaylaştırır. Etrafımızdaki herkesle dost olmak zorunda
değiliz fakat bir şekilde geçinmek zorundayız. Geçinilmesi zor insanları da idare etmesini bilmek gerekir.
Ne çok uzak ne de çok yakın olan tavrımızla bu tür kişileri idare etmeye çalışmak en doğrusu olsa gerektir.


Aynur TUTKUN
(Kısaltılmıştır.)

Metnin cevapları için tıkla...




 Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece dersturkce.com'a aittir. Sitemizde yer alan dosya ve içeriklerin telif hakları dosya ve içerik gönderenlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır. Telif hakkına sahip olan dosyaları lütfen iletişim bölümünden bize bildiriniz. Dosya 72 saat içerisinde siteden kaldırılır.Telif Hakkı Hakkında|Editör, ziyaretçi ya da üyelerimiz tarafından eklenen hiç bir içerikten dersturkce.com sorumlu değildir.İLETİŞİM:dersturkcem@gmail.com
Sitemiz hiçbir şekilde kar amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.